DOĞUMUM
Doğduğumda hüngür hüngür ağlamışım.
Babamsa oğlu olduğunu duyunca
Erkek adamın erkek oğlu olur demiş,
Kasıla kasıla.
Kızı olanlar kız adam olur sanki.
Yüz kasları öyle gerilmiş ki!
Annemdeyse bir sevinç,bir sevinç,
Nasıl da bir seferde erkek doğurdum ama demiş.
Ne kadar hünerliyim değil mi bey?
Babamsa susmuş ve
Bir buse kondurmuş alnına anacığımın.
Varlığı için teşekkür edercesine.
DOST ACI SÖYLER
Sen aç olmak nedir,bilir misin arkadaş?
Açlığın tadına varabildin mi ki hiç?
Ekmeği bandıra bandıra yerken açlığın suyuna
Bitince tabağı ısırdın mı arkadaş,
Aç kurt misali dağda gezinen?
Sen hiç aşkı yemeğin üstüne
Tatlı diye yedin mi?
Yüzü pasta,kalbi krema,gözleriyse kiraz.
Bakıp da yemeye kıyamadığın oldu mu?
Birinin resmini hiç kalbinin üstüne
Japon yapıştırıcıyla yapıştırdın mı arkadaş?
Hep beraber kardeş misali yerken tencereden
Yemeğin sonuna göz diktin mi?
Sonunu yiyebilmek için,
Binbir türlü iğrençlik yaptın mı?
Hayatında hiç tencereye tükürdün mü arkadaş?
Peki sen ne yaptın arkadaş?
Şu dünyanın güzelliğinden niye tatmadın?
Böyle geldin böyle gitme.
Artık duymadım,görmedim,söylemedim deme arkadaş!
Sigarayla çayın tadını bilir misin?
İkisini de içerken gökyüzüne bakıp,
Çok uzaklarda olduğunu sandığın ama
Uzansan dokunabileceğin,
DAYANAMIYORUM
Ne olur yapma
Uyuma yanımda!
Dayanamam öperim defalarca
Dayanamam sana!
Hem seni hem de beni vurur belalın,
Tam da alnımızın çatından.
Ne olur uyuma,
Kalma yanımda.
Görme,
Sana dokunamamaktan
İçten içe akan gözyaşlarımı.
Bakma yüzüme suçluymuşum gibi
Öpmek gelir içimden dayanamam,
Bir buse kondururum yanağına yanlışlıkla.
Ne olur yapma,
DUVARDAKİ RESİM
Kaç gece resminle seviştim:
Duvardaki hani.
Hayalimdeki sevgilim.
Her gün bir buse kondurur yanağıma,
Ben sınava giderken.
Hani o yaşadığım ama anlatamadığım buseden.
Başarı dileyen ve başarmamı sağlayan.
Her gün yemeğime eşlik eden,
Kendisi yemese dahiher gün karşımda oturan,
Bir gün olsun somurtmayan,
Resimdeki sevgilim.
Ve belki her kapıdan çıkışımda
Dua eden işimin rast gitmesine dair.
Beni bekleyen akşama kadar
Ve aklından çıkmadığım,
Duvardaki sevgilim.
Belki dikiş nakış bilmez,
Örgü dantel yapamaz,
Kahvenin telvesini tutturamaz ama
Akşama kadar içeriye gireceğim kapıya bakar,
Yolumu gözler duvardaki sevgilim.
Pilavı tek parça yaparmış!
DÜNYA MESKENİM
Uzun bir yolculuğa
Yelken açmak istiyorum.
Tıpkı Macellan’ın
Sonunu bilmeden çıktığı
Sonsuz yolculuk gibi
Rehberim yüreğimdir.
Kutup yıldızı falan hikaye.
Onun götürdüğü yerlerse meskenim.
Hiç görmediğim.
Ülkenin uçsuz bucaksız köşelerinin
Herhangi birisinde bir kahvaltı yapmak.
Ya da çay içmek bir başkasında.
Geri dönmek,
Orada tanıştığın insanların,
Sıcaklığını hissederek yüreğinde.
Ve o insanların
Başka bir şeyleri canlandırdığını bilerek.
DUYSUNLAR
Ramazan davulcusu olmak
İcap eyleseydi.
Manileri kendim yazardım herhalde.
Söylememin engellendiği,
İçimde büyüyen kronik yaralarımı,
Bağıra bağıra okurdum,
Davul eşliğinde.
Tüm yarası olanlar,
Beni beklerdi herhalde
Gece yarısına kadar.
Sessizliklerini sese dökmem için.
Davulun sesi uzaktan hoş gelirmiş ama
Benim sesim,
Sesimden çok uzakta olanlara dahi,
DOSTLAR SAĞOLSUN
Gülümse
Ve de
Ağla
Beni yüreğinde hissederek.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder